Huzur’un resmini de yapar mısınız diye yazıp yayınladığım gün facebook 3 yıl önce Sevgili Miryam Şulam’ın yazdığı aşağıdaki metni hatırlattı. Ben tesadüflere inanmam. O nedenle “huzur”un resmini çizme pratiğine devam diyorum sadece.
Yeniden ve yeniden….
——————————————–
bir gün biri çıkar gelir ve yola sizinle devam etmek ister..
o yolda sizi eksiltmek yerine, eksiklerinizi tamamlayabilecek biriyse eğer her şey çok güzel olur
Dostoyevski bir romanında der ki; ‘Kolomb, Amerika’yı bulduğunda mutlu olmadı, ararken mutluydu…’yani mutluluk sonda değil, yolda.. ve o yolda kimlerle yürüdüğümüzde
Ahmet Hamdi ‘bir insanın hayatına lüzumundan fazla girmekten daha korkunç bir şey yoktur’ der
evet öyle.. çünkü siz kaybolursunuz ve eksik kalan o olur sonunda…
her şeyin mümkün olduğunu ve hayatın yaşamaya değer olduğunu hissettiren insanları severiz biz… rengarenk, şekerleme gibi insanlardır onlar
J.Saramago mesela ince bir çizgi çeker ilişkiler konusunda..’sevmek sahiplenmenin en güzel yoludur, sahiplenmek ise sevmenin en çirkin yoludur’ der…
satın aldığımız su bardağı bile bize değil kainata aitken, bir insana sahip olduğumuzu nasıl düşünebiliriz ki?!
‘çölü güzelleştiren şey, dedi Küçük Prens, bir yerde bir kuyunun saklı oluşudur..’
evet hayatın mucizelerle dolu olduğu şüphesiz.. şöyle bir kafamızı kaldırıp gökyüzüne bakmak bile yeterli.
‘dinleyeceksin onu, ne için yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. bazen yalan insanın özünü gerçeklerden daha fazla açığa vurur.’ der Gorki usta… evet hayatını yalan üstüne kurmuş bir arkadaşım vardı ve onun sayesinde bunu anlayabiliyorum artık… anlamak yumuşacık bir şey, insanı da yumuşatıyor
‘her insanın bir tek gerçek işi vardı, kendine giden yolu bulmak’ der sevgili H. Hesse…
ve biz insanlar gerçek işimizden kaçmak için ne çok ‘önemli işler’ uydurduk kendimizce
‘akıl hastalıklarının bir çoğunun temelinde meşru acıları yaşamayı reddetmek yatar.’ der Jung.
acıyı ‘kötü’ görmek ve göstermek dengemizi bozdu bizim.. tüm duygulara sahip çıkmalıyız, onlar evlatlarımız gibi
Beckett de ‘çektiğim acılar varlığımın inşasının irili ufaklı parçalarıdır’ der
bence acıdan kaçanlar ilk sarsıntıda yıkılıp gider bu sebeple..
Sezen Aksu ne güzel demiş: ‘acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir’…
‘acı insanları yakınlaştırırmış..
hangimiz mutluyuz da bu kadar uzak kaldık birbirimize..?’ mutluluğun getirdiği mesafeyi yazmış Oğuz Atay da.. ne güzel bakmış
‘eğer bir hikayeyi anlatıyorsan o zaman ondan kurtulamamışsın demektir..’ demişti bir kitabında Coelho..
evet kurtulamıyoruz. unuttum diyoruz, affettim diyoruz
ancak farkında olmadan yaşatıyoruz..
sırtımızdakilerden daha ağır yükleri içimizde taşıyoruz
internetten ALINTIdır__________
BİR tane de benden gelsin:
‘Huzuru özgürlükten ayıramazsınız; çünkü hiç kimse özgürlüğüne sahip olmadan huzur içinde olamaz.’ demiş Malcolm X
huzur bugünlerde en çok yaşamak istediğimiz kavramlardan değil mi?
Malcom X’in bu deyişiyle ne güzel anlıyor insan huzurun eksikliğini hissetme sebebimizi_____miryam şulam
#hayatsana teşekkür ederim. yolumu güzel insanlarla kesiştirdiğin için