Mesajlarım…

Çok okuyan mı? Çok gezen mi?

Bence her ikisi de. Her ikise zihinde farklı bir lezzet ve tad bırakıyor.

Geçtiğimiz sene izlediğim “Kitap Kulübü” filminden sonra esinlenip, bir kaç kulübün oluşmasının öncülüğünü yaptım. Çokta keyif aldım. İyi ki de yapmışım. Okumak keyifli evet! Ama okuduklarını zihninde kalanları paylaşmak, farklı zihin kalıntılarını dinlemek, anlamak çok farklı bir lezzet!

İlk kulüp kitabım “Köpek Kalbi – Mihail Bulgakov” idi. Bana katkısı; yaptıklarının sonuçları ile yüzleşmeye, yüzleştikten sonra hayata nasıl devam edeceğinin kararını alma anlamında oldu. Etkileyiciydi!

İkincisi; Benim Hüzünlü Orospularım – Gabriel Garcia Marquez “…. Şimdi düşünüyorum da, demek daha çok küçükken ölüm duygusundan fazla edep duygusunu geliştirmiştim – syf.15”. 90 yaşında bir adamın 90.ncı doğum gününde kendine vermeye çalışığı bir hediyeyi anlatıyor gibi olsa da 90 yılın hesabı aslında. Benim için en çarpıcı olan “küçüklükten gelişen edep duygusuydu” Çünkü malum bir nevi baba nasihatı 😊 Bilenler var aranızda, malum, bir diğer Türkan Şoray kuralları!

Sonra yolum, “Bilinmeyen Bir Kadından Mektup – Stefan Zweig” ile kesişti. Tutkuyu, aşkı ama en önemlisi ise insanı hayata bağlayan ve hayatta tutan nedenlerdi etkileyen.

Ya sizinkiler neler? Hiç düşündünüz mü?

Sizi hayata bağlayan tutkunuz, tutkularınız, hayalleriniz neler?

Tüm bunlar okunurken “Su Kanunu – Mustafa Kaya”nın kitabı çıktı başka bir kulüpten. Bilmediğim, duymadığım bir çok bilgiyle karşılaştım. “Tanıştığınız herkesin alnında : Bana kendimi önemli hissettirir” yazar diyordu. Suyun kanunu diyordu. Çok çarpıcıydı. Bunu yapabilirseniz işte ve özel hayatta başarılı olursunuz diyordu. Yapabilir misiniz? Tanıştığınız herkesin alnına bakıp “Bana kendimi önemli hissettirir” dermisiniz? Ben deniyorum. Çok keyifli…

Buket Uzuner’in Toprak ve Su adlı kitaplarını okumadıysanız, mazeretlerden sıyrılmanızı ve satırlar arasında kaybolmanızı öneririm. Bana yıllar önce dokunan ve kendime rehber ettiğim o sözcüklerle yoksa nasıl karşılaşırdım!

“Aklın süsü dil, dilin süsü sözdür. Kişinin süsü yüz, yüzün süsü gözdür”. Yusuf Has Hacib (Kutadgu Bilik : Mutluluk Bilgesi Kitabından )

Şimdi sırada “Üzgün İnsandan, Özgür İnsana – Uğur Batı & Deniz Bayramoğlu” var! Daha ilk 60 sayfa ama her sayfada neredeyse başka bir farkındalık. En çarpıcı mesajım ne olacak merakla bekliyorum.

Liste uzun….

Okunacak çok kitap, gezilecek çok yer var ….

Bu gözler daha ne güzellikler görecek….

Bu kulaklar daha ne hikayeler duyacak….

Ve daha neler neler anlatacak….

Beni bir sonraki hayalime taşıdığınız için her birinize kocaman yürekten teşekkür ediyorum.

Bir gün bu hikayeleri anlatırken sahnede yanımda olacağınızı bilmek dahada cesaretlendiriyor beni…

İyi ki varsınız!

 

messages

Mesajlarım…” üzerine bir yorum

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s