İster fiziken, ister ruhen bazen yitip gideriz. Kayboluruz. Önümüzde gidecek yollar vardır haliyle ancak o yitlikte ne yolu görür göz, ne de o yolda yürür beden.

profesyonel, pozitif, tutkulu, hoşgörülü, farkındalığı yüksek, motive eden, ilham alan & veren
İster fiziken, ister ruhen bazen yitip gideriz. Kayboluruz. Önümüzde gidecek yollar vardır haliyle ancak o yitlikte ne yolu görür göz, ne de o yolda yürür beden.
Her Arayan Bulamaz ‘’Hakikati, hakkı’’… Lakin Bulanlar da Arayanlardır elbet….
Sihirli Değnek Hayat bazen öyle bir girdabın içine alıyor ki zihni, kalbi, bedeni kontrolden çıkıyorsun. Hep bir zorunluluklar, hep bir şeylere, bir yerlere yetişme telaşı. Kalpte hep fazladan atmalar. Araya uzun zamandır göremediklerini sıkıştırma gayreti. Aslında o sıkıştırmalar, biraz kendine alan açıp, özgürleşme ihtiyacı. O molalar da olmasa nasıl dayanılır ki! Hoş bazen o alandan, …
Hayata + 1, Benden, senden, bizden… Yola çıkalı oluyor bayağı… 49’u 50’ye devrederken ikinci yarı da; “madde’den mana’ya yolculuğa” adım atmayı diliyorum diye niyet etmiş ve masanın etrafındaki canlarla da paylaşmıştım. İlk Simya’cı ile buluşmuş ve dönüşüm onunla başlamıştı. Kişisel menkıbemi de bulmuş olmam yolumu daha da kolaylaştırdı haliyle… Sonra da bu niyetim karşıma “Erdem” …
Sıkılmadın mı okumaktan? Oku oku nereye kadar? Bu kadar okuyunca ne oluyor? Eveeeet bir canlı kitap eksikti! İnsan yolda müzik filan dinler, okumakta ne! Anlıyor musun gerçekten? Dikkatin dağılmıyor mu? Hem bu kişisel gelişim kitapları da yetmedi mi? Gibi sorulara cevapla geçiyor bazı günler. Bir çeşit hobi diyeyim, meditasyon diyeyim, farklı dünyalarda veya diyarlarda gezmek, …
Anlatım sorumluluğu: Araştırılmış doğru bilginin ya da verinin en sade, samimi ve yalın hali ile karşı tarafa aktarılması olarak canlanıyor zihnimde… Kalemden akan, dudaklardan dökülen sözcüklerin -ister yazılı ister sözel olsun- özenle seçilmesini gerektiren bir sorumluluk… Üstelik de sadece bilgiyi aktarmak değil, anlaşılır olması gerektiğinin bilinciyle kibirden uzak bir şekilde anlatma sorumluluğu… Aslında yaptığımız her …
Bu mevzu malum çok derin. Yaz yaz bitmez derler ya o misal, ben de bir yerden başlayayım dedim. Bakalım kaçıncı seri de nokta koyacağım? O zaman bendeki beni sevmek konulu seri başlasın. Çoğumuz ana ve baba atalarımızdan aldığımız genler, yaşadıklarımız, yetiştiğimiz çevre, okuduğumuz okullar, içinde bulunduğumuz sosyal ve iş ortamı nedeniyle çokca birikime kimine göre …
Durmadan bir şeyleri öteleyip duruyoruz. Çoğu zaman da kendimizi. Hep sonra yaparım, sonra giderim, sonra ararım, sonra alırım, sonra görürüm diye uzayıp gidiyor liste/ler. Sanki zaman sonsuz ya da biz sonsuzmuşuz gibi. Biraz cesaretle ilgili galiba. O ilk adımı atmak, zihnimizdeki sabotajcılarla müzakere halinde olmak hep bir ikna durumu. Yeni bir işe, diyete, spora başlayacağız …
Bir iş nasıl yapıl-a-maz? Bir adım nasıl atıl-a-maz? Bir çözüm neden bulun-a-maz? Esneklik neden bu kadar zor? Ortak akıl nerede devreye giriyor? Birlikten güç doğuyorsa eğer, birlikte hareket edebilmek gereken ön şart ne? Yapıcı olmak, çözüm odaklı olmak için gereken/ler ne? Dr. Kerem Dündar bir konuşmasında; Bir sorunun cevabının nedenini bilmiyorsanız, cevabın hiçbir anlamı yok” …
Konu; Kişisel Menkıbemiz, Gaye’miz veya beni, seni, hepimizi her yeni güne başlatan sebebimiz. Ben buldum ve ilan etmeye karar verdim. Geçtiğimiz günlerde bir sunum hazırladım. Sunumun içeriği “Kültür, İletişim ve İtibar”dı. Sunumu makaleye çevirdiğimde fark ettim ki, gaye veye kişisel amaç olayın tam da kalbinde yer alıyor. Hatta son zamanlarda Moleküler Biyoloji ve Genetik okuyan …